Japonya'nın Türkiye Büyükelçisi SUZUKI Kazuhiro'nun Mesajı

2020/11/30

Benim adım SUZUKİ Kazuhiro, Türkiye’ye tayin olan yeni Japonya Büyükelçisi olarak sizleri saygıyla selamlarım.
 
Japonya'da son derece Japonya’ya dost bir ülke olarak bilinmekte olan Türkiye, aynı zamanda doğu-batı medeniyetlerinin ve ekonomik etkileşimin kavşak noktasında, coğrafi bakımdan önemli bir konuma sahip, kayda değer gelişme göstererek yükselen bir ülkedir. Japonya tarafından eski dost olarak görülen ve önemi giderek artan bu ülkeye atanarak iki ülke arasındaki ilişkileri güçlendirme fırsatını bulmuş olmak benim için büyük bir onurdur.
 
Japonya ile Türkiye arasındaki dostluk ilişkinin temelinde, günümüzden tam 130 yıl önce Osmanlı Donanması’na ait Ertuğrul Fırkateyni’nin Wakayama, Kuşimoto’da geçirdiği kaza yer almaktadır. Bu yıl 130. yıldönümü olması sebebiyle, ben Türkiye'ye gelmeden önce Kuşimoto’daki anıtı ziyaret ettim. Ne tesadüftür ki, ziyaret gününde 14. Tayfun o bölgeyi doğrudan etkiledi. Ertuğrul felaketinin yaşandığı dönemdeki durumu anımsatan bir fırtınada çiçek sunarken o kazada canlarını kaybeden 587 kişinin aziz ruhları önünde saygıyla eğildim.  Ayrıca, Türkiye'ye gelmemin hemen ardından Ege Denizi kıyısındaki İzmir büyük bir depremde hasar gördü. Birçok kıymetli canın yitirildiği bu afet dolayısıyla başta Japonya Başbakanı Suga, Temsilciler Meclisi Başkanı Oshima ve Senato Başkanı Santo olmak üzere pek çok Japon yetkili ve halklar taziye mesajları göndermiştir. Şüphesiz iki ülke arasında var olan dostluğun derinliğini bizzat hissederek büyükelçi olarak görevime başladım.
 
Bu tarihi dostluk temeli üzerinde, günümüzde stratejik bir ortaklığa dönüşen Japonya ile Türkiye arasındaki ilişkileri daha da güçlendirmek için çalışacağım. Japonya-Türkiye Ekonomik İşbirliği Anlaşması ve Sosyal Güvenlik Anlaşmasının imzalanması, Japonya-Türkiye arasında afet zararlarının azaltılmasında işbirliği ve Türk Japon Bilim ve Teknoloji Üniversitesi'nin kurulması gibi ayrı ayrı işbirliği projelerinin yürütülmesinin, iki ülke arasındaki ekonomik, akademik ve insani ilişkilerin derinleştirilmesi bakımından çok önemli olduğu kanaatindeyim. Ayrıca Türkiye, Suriye, Afganistan ve diğer ülkelerden gelen 4 milyondan fazla mülteciyi kabul etmek suretiyle dünyada en fazla mülteci kabul eden ülke olma sıfatına sahiptir. Öte yandan, Osmanlı İmparatorluğu, Bizans İmparatorluğu ve hatta Hitit İmparatorluğu gibi kadim yerleşim dönemlerine kadar uzanan, medeniyetin asıl temsilcisi olma sorumluluğunu üstlenmiş tarihsel sıfata ve bunun gibi daha pek çok sıfata sahiptir. Bu şekilde, uluslararası işbirliği, toplum ve kültür gibi çeşitli alanlarda benzersiz duruşa sahip olmakla gurur duyan Türkiye ile Japonya arasındaki işbirliğinin sürdürülmesi de önemlidir.
 
Bu hedeflere ulaşmak için, kendim ve Japonya Büyükelçiliği adına elimden gelenin en iyisini yapmak istiyorum. Hâlihazırda yeni koronavirüsün yol açtığı enfeksiyonun küresel çapta yayılması sonucu, Türkiye'deki çeşitli yerleri ziyaret etme ve iletişimde bulunma konusunda bazı kısıtlamalar mevcuttur. Ancak bu koşullar altında dahi, bir yandan internet sitemiz ve sosyal medya vasıtasıyla bilgi paylaşımımızı sürdürürken diğer yandan, mümkün olduğunca sizlerle diyalog kurarak öneri ve tavsiyelerinizi almaktan memnuniyet duyacağız. Japonların ve Türklerin dayanışmasıyla birbirlerini cesaretlendirmelerini, günlük yaşama dikkat edilerek koronavirüs felaketinin üstesinden gelinmesini ve iki ülke arasındaki işbirliğinin daha da geliştirilmesini diliyorum. Desteğiniz için teşekkür ederim.